Kuzey Ege bölgesinde, doğu-batı yönünde 40 kilometre boyunca uzanan Kazdağı, medeniyet tarihinin ilk’lerini barındırır esintili yamaçlarında. Edremit Körfezi’nin kuzeyinde bulunan bu yüksek nokta mitoloji sayfalarına “çok pınarlı” anlamına gelen İda adıyla geçmiştir. Güzelliği nedeniyle tanrıların Olimpos Dağı’ndan geldikleri İda’da bulunur Zeus’un tapınağı Gargaron.
Tarihin ilk güzellik yarışması
Olimpos’ta düzenlenen bir şölene davet edilmeyen “fesatlık tanrıçası” üzerinde “En güzele verilsin” yazılı bir elma bırakır. Elmanın kime verileceği tanrıçalar arasında büyük bir merak uyandırır ve konu Zeus’a gelir. Elmayı karısı Hera’ya verirse öteki tanrıçaların tepkisini toplayacağını anlayan Zeus, ida Dağı’nda yakışıklı çoban Paris’i en güzeli seçmesiyle görevlendirir. Adaylar “Zeus’un karısı Hera”, “Akıl Tanrıçası Atena” ve “Sevgi Tanrıçası Afrodit”tir. Paris bu zor kararı Afrodit lehine verir ve tarihin ilk tescilli güzeli Afrodit olur.
Zeus altarı
Mitolojide, M.Ö. 1200 yılında Paris’in İsparta Kralı’nın kızı Helen’i kaçırmasıyla, tarihte ilk kez Doğu ile Batı dünyası savaşa girerler. 10 yıl süren Troya Savaşı’nı Zeus, günümüzde tipik bir Ege köyü olan Adatepe’nin uç noktasındaki noktadan seyreder. Edremit Körfezi’ne hakim olan bu noktada Midilli Adası’ndan başlayarak Ayvalık, Cunda Adası, Gömeç, Ören ve Madra Dağı’nın çevrelediği körfez ve barışın simgesi zeytin ağaçlarının kapladığı muhteşem doğa ayaklarınızın altındadır. Savaş sonrası bu tepede kurulan ve Zeus adına kurbanların adandığı “Zeus Altarı (sunak)”, şimdilerde turistlerin ilgi odağı olmuştur mystical bulgaria tours.
Zeytinyağının mucizesi
Edremit Körfezi dünyada zeytinyağı denilince akla gelen ilk yerlerdendir. Bu yörede yetişen zeytine özel tadını, körfezden esen tatlı rüzgarlar verir. Zeytinyağının iki tür elde edilme metodu vadır. Birincisi, doğal yolla (mengene taşlarıyla) ezilen ve sıkılan zeytinlerden elde edilen “sızma”, İkincisi de zeytinin mekanik dişlilerle ezildiği “kontüni” metodudur. Sızma usulde 5-6 kilogram zeytinden 1 kilogram yağ elde edilirken, kontüni usulle 4 kilogram zeytinden 1 kilogram yağ elde edilir. Her derde deva “sızma yağ” yöreyi dünyaca ünlü etmiştir. Zeytinyağından elde edilen sabunlar cilde güzellik ve gençlik katar. Zeytinyağının binlerce yıllık serüvenine Küçükkuyu köyünde kurulan “Zeytinyağı Müzesi”nde tanık olabilir, müzenin dükkanından “sızma yağ” ve sadece sıcak suda köpüren “zeytinyağlı sabun” alabilirsiniz.
Assos ve Troya
Kazdağında “Zeytinyağı Müzesi`nin dışında, yakın mesafede gezilecek tarihi mekanlar bulunmakta. Bu mekanların başında M.Ö. VII. yüzyılda dünyanın ilk özelleştirilmesi yapılarak kurulan Assos geliyor. Assos, Antik Kent`i, Akrapol`ü ve Murat Hüdavendigar Cami`si ile her yıl yörenin turizm açısından en yoğun noktalarından bir tanesi. Assos’un batısında bulunan Babakale, Türkiye’nin dolayısıyla Asya kıtasının en batı noktası. Çanakkale yönünde 70 kilometre gidildiğinde tarih sayfalarının ünlü kenti Troya’ya ulaşılıyor. Troya, savaş ve istila gibi nedenlerle tam dokuz kez yıkılıp, aynı yerine tekrar kurulan dünyadaki tek kent. Tahtakuşlar köyünde bulunan “Etnografya Galerisi`nde, “Tahtacı Türkmenler`in Kazdağı’ndaki 500 yıllık yaşam serüveni anlatılmakta. Başlı başına turistik değerler taşıyan bu yerlerin hepsi Kazdağı’ndan bir saatlik araba yolculuğu mesafesinde Kurtuluşun üç adımı.
Büyük Çepni
1350’li yıllarda Oğuzların Çepni uç beyleri tarafından kurulan ve yüzyıllar boyunca Rumlarla Türklerin barış içinde yaşadıkları Büyük Çepni köyünün adı 1970’li yıllarda Yeşilyurt olmuş. Türki-ye’nin rutubeti en düşük bölgelerinden olan ve havadaki oksijen oranıyla İsviçre Alpleri’nden sonra “dünya İkincisi” olan Yeşilyurt, Edremit Körfezi’ne bakan adı gibi yeşil bir vadinin yamacına kurulmuştur. Köyün içine ve vadinin yamaçlarına kurulan, doğayla barışık oteller, “Soft Turizm”i başlatmışlar. Bu oteller arasında Mehmet Öngen’in kurduğu Ongen Country evlerinde, doğa ile başbaşa, kent konforunda zaman geçirmek mümkün. Tamamen doğal ürünlerle hazırlanan yemeklerin yenebildiği, yemyeşil zeytin ağaçlarının arasında, tek bir ağaç kesilmeden inşa edilen Ongen Country’de binlerce yıllık tarih mirası, yerli ve yabancı turistlere aktarılmakta.
